27 Haziran 2018 Çarşamba

TUZSUZ SAMPUAN NEDIR, FAYDALARI NELER? | SACTAKI ETKILERI | Dp tuzsuz sampuan

Selamlar!

Bu sıralar oldukça popülerleşen, kuaförlerin tavsiye ettiği tuzsuz şampuan mevzusuna bir el atmak istedim. İlk duyduğumda şampuanda zaten tuz mu oluyor ya tepkisini verdim açıkcası ama sonra konuyu araştırdım.

Araştırmalarım sonucunda tuzlu şampuanların saçların bazı noktalarına iyi gelmesi sebebiyle şampuan üreticileri şampuanlara tuz eklemeye başlamıştır. İçeriğinde tuz bulunan şampuanların onarıcı özelliği ön plana çıkıyor fakat saça şekil verme sorunu da bununla beraber geliyor. 

Tuzsuz şampuanlar ise saça daha sağlıklı ve güzel bir görünüm vermeyi vaat ediyor. Tuzlu şampuanlarda yaşanan şekil verme sorununun aksine tuzsuz şampuanlar hacim verme konusunda daha iyi olduğunu söylüyor.  

En büyük vaadi ise saçı matlıktan kurtarıp parlak bir görüntü vermek 

Paraben ve sülfat da içermiyorlar.

Tüm saç tiplerine uygun.

Benim deneyimlerime geçersek:



Bendekinin markası: Dex Professional Tuzsuz şampuan (bildiğim kadarıyla sadece kuaförlerde mevcut)



Doğal içerikli şampuanlarda olduğu gibi bu da diğer şampuanlara nazaran daha az köpürüyor. Yıllardır alışmışız köpürmeyince sanki iyi yıkanmıyor gibi hissediyoruz fakat saçları kirden arındırdığına eminim.


Öncellikle ben oldukça sevdim. Şekil vermesi kolay olacak vaadi beni korkutmuştu sertleştirir mi acaba diye fakat öyle bir sorun yaşamadım fakat her saç yıkamamdan sonra olduğu gibi ardından saç yağı kullandım.

Parlaklık konusu: gözle görülür woow dedirtecek bir parlama olmadı fakat matlaştırma asla olmadı onu söyleyebilirim.

Şekil konusu: benim saçı normalde düz fakar altlarda, aralarda hafif dalgalanmalar oluyor, bununla yıkadıktan sonra ve kurutma makinesiyle kuruttuktan sonra o dalgalanmalar neredeyse yok oldu. Anladığım kadarıyla saçın doğal şeklini korumaya yardımcı.

Kabarıklık konusu: saçımı yıkadığım ve kuruttuğum ilk gün malesef ki kabarıklıklarla uğraşıyorum düzlü saçlı olduğum için çok önemli bir durum değil ama böyle sanki elektriklenmiş gibi bir görüntü oluşuyor bundan hoşlanmıyorum. Bu şampuan bunu minimuma indirdi diyebilirim.

Endişelendiğim tek konu: Benim saç tipim özellikle dipler yağlı oldukça. Bu sıralar denediğim şampuanlar onu azalmıştı. Umarım zamanla saçlarım yeniden yağlı görüntüsüne dönmez :(



Bendekinin içeriği bu şekilde(pek anlamıyorum ben açıkcası bu içerik işlerinden)

İnce telli, seyrek veya hacimsiz saç şikayeti olanlara ben de şiddetle tavsiye ederim.

Fiyat konusuna gelirsek: bildiğim kadarıyla bu ürün marketlerde vs. satılmıyor (belki bazı kozmetikçilerde olabilir) ben kuaförden aldım. ama oralarda satılmıyor olması sizi fiyat konusunda korkutmasın 10-30 tl arası bir fiyat aralığında bu şampuanlar üstelik 1 litre. 


Söyleyeceklerim şimdilik bu kadar. Zamanla burayı güncellerim. bir sonraki yazıda görüşmek üzere...


Instagram:@selinblog



29 Mayıs 2018 Salı

Yağlı Saçlardan Kurtulun! Yağlı Saçlardan Kurtulmanın 5 Yolu

Selamlar! 

Yıllardııııır yağlı saçlardan çok çekmiş biri olarak bu yazının başına oturdum. İlkokul yıllarıdan beri yağlı saçlarımla çok uğraştığımı biliyorum, yıllarca çözü yolu aradım blog hayatıa başladığımdan beri daha çok ürün denedim ve bunu minimuma indirme yollarını buldum!




1. HER GÜN YIKAMAYIN!

Eeen temel maddedir kendisi... 

Herkesin doğru sanıp yanlış bildiği şeylerden biri yıkadıkça yağların azaldığına inanmak ( ben de yıllarca böyle düşündüm) fakat ne yazık ki öyle değil... Saçını kendi yağına alıştırmak çok önemli her gün yıkayıp bu dengeyi bozduğumuzda saç her seferinde bir tık daha fazla yağlanacak ve daha çok yıkama isteyecek bu duru hem sizi hem de saçlarınızı oldukça yıpratacaktır. Ben her zaman saçlarının yıkandıktan bir sonraki günkü halini daha çok sevmişimdir daha doğal daha az kabarık ve dinlenmiş bir görüntü.

2 günde (daha çok bile olabilir) yıkamaya dikkat edin bir süre sonra saçınızdaki hem yağlanma hem de güzelleşme farkını çok daha iyi göreceksiniz. Saçlarımız için en besleyici şey olan kendi yağına biraz izin vermek gerek.


2. YIKARKEN DİPLERİ FAZLA ZORLAMAYIN

Yine yıllardır doğru bildiğim bir yanlışla karşınızdayım. Sanki dipleri daha çok resmen kazıyarak yıkadığımda daha etkili olacağını düşünürdüm fakat baya yanlış bir durummuş bu. çünkü dipleri zorladıkça içerdeki yağı daha çabuk ortaya çıkararak daha hızlı kirlenmesine neden oluyormuşuz. 
Bu yüzden dipleri yıkarken daha nazik fazla zorlanmadan yıkamakta fayda var. uzun veya kısa sürede bunun faydasını göreceksiniz. 


3. ŞAMPUAN SEÇİMİ 

Kozmetik firmalarının mağduruyuz adeta yağlı saçlılar olarak. Birkaç yıla kadar nerdeyse piyasada hiç yağlı saçlılar için şampuan yoktu ve mecburi kuru, yıpranmış saçlar için onarım için vs olan şampuanları kullanıyorduk ki onlar da yağlanmanın baş yapıdır. Demem o ki öyle şampuanlardan uzak durun! 

Şu sıralar piyasada yağlı saç dostu bazı güzel şampuanlar var onları denemenizi öneririm. bir önceki yazımda bunlardan birinden bahsettim. Bakabilirsiniz( oldukça memnunum)

4.SAÇ KREMİ, MASKE VE YAĞLARI DİBE SÜRMEYİN 

yağlı saçlar için şampuan kullanıyoruz evet ama onlar da saç uçlarını bir güzel kurutuyor ya da kolay taramaya ihtiyacımız var böylece yan ürünlere sarılıyoruz. Bunlar yağ olur maske olur saç kremi olur( ben saç kremi pek kullanmam) Bunlar için ennn altın kural diplere hatta üst kısımlara getirmemek. Zira yağdan kurtulmuş saçlarımızı bir daha yağlandırmak istemeyiz. Sadece uçlara az miktarda kullanmak bizim için iyi olacaktır. Benim tavsiyem ıslak saça uygulanan ürünleri kullanmak çünkü kuru saça yağlı ürünler kullanarak saçlarımızda daha hacimsiz daha yağlı bir görüntüye sebep oluruz.


5. KURU ŞAMPUAN HAYAT KURTARIR

Sınav zamanı olsun bir yere gittiğimde olsun gerçekten kurtarıcım. Baktım yağlandı hacimsiz görüntü geri geldi heemmen uyguluyorum yeni yıkanmış gibi bir görüntü. HARİKA! fakat uyguladığınız günün akşamı yıkamanızı öneririm ertesi gün saçma bir görüntüyle karşılaşabilirsiniz çünkü.
Piyasada çook güzel kuru şampuanlar var oldukça başarısız olanlar da. Bu işin ustası Batiste tabii ama fiyatı yüksek derseniz ki ben öyle diyenlerdenim Urban Care in kuru şampuanları da şu işte başarılı.  



Benim aklıma gelenler bu şekilde uzun tutup sıkıcı olmak istemem. sonra görüşmek üzere...


Instagram:@Selinblog

15 Mayıs 2018 Salı

Pantene Micellar Sampuan | yagli saclardan kurtulma, yorumlarim, alinmali mi?

Uzuuun bir zaman sonra merhabalar!

Bu siralar oldukca populerlesen Pantene Micellar sampuan hakkinda deneyimlerimi aktarmak istiyorum.








Ozellikle bu sampuan benden yagli saclilara gelsin! Bir sene oncesine kadar yagli saclar icin uygun fiyatli sampuan bulamiyordum resmen. Her sey mi kuru saclar icin olur ya!? Diye isyan ediyodum ve nedense sordugum herkesin saci yagli. Ama piyasada yagli saclar icin sampuan yok(tu)? Sonra biz yagli saclilar onarici olsun besleyici olsun sampuanlar kullanmaya basladik fakat bu sampuanlar genelde kuru saclilar icin dusunulmus, icerisinde saci oldukca yaglandirmaya musait seyler de koyulmus. Derkeen bu isyanlarim yillar surdu. Son bir yildir bu konuda gelismeler var acikcasi. Benim gunun sonunda yaglanan saclarim 2 gun dayanir hale gelmis.

Diger onemli seyden bahsetmem gerekirse: saci her gun yikamamak. Bunu surekli dile getiriyorum yakin cevreme, instagramdan soranlara. Tekrar da soylemem gerekiyor. Her gun yikadigimizda sac hep daha fazlasini istiyor siz hicbir zaman saciniz temizmis gibi hissedemiyosun gun icinde, aksam olsa da yikasam kurtulsam bu agirliktan der hale geliyosun. Ozellikle tatillerde yasadigim sey bu. Sac surekli suyun icinde her gun bir belki iki kere sampuanlaniyor artik bikiyor bu temizlikten. Beni dogal yagima birak diye isyan ediyor ve kuru kuru kabarik kotu bir goruntu olusuyor. Benim gibi yagli sacli birinin sacini dahi kurutuyor her gun yikamak ama unutuyoruz ki aslinda sacin kendi yagi besleyicilik konusunda oldukca yararli, daha hizli uzuyor, kendini daha kolay yeniliyor. Ben demiyorum ki yagli gezelim ama her gun her gun yikamak da zor ve yipratici bir is(sac ve kendiniz acisindan)

hala ürünle ilgili yorum yapmadığımı fark ettim, hemen asıl konumuza dönelim. görüntünsünden midir ambalajından mıdır bilinmez saçımın temizlediğini hissettim. Fakat pantene markasının diğer şampuanlarıyla kıyaslarsak öyle araa voooav bir fark tabiki yok. ben uygun fiyatlı kategorisinden en çok pantene şampuanlarını beğenirim bu da bu fikrimi destekler nitelikte oldu. vaat ettiklerini tamamen gerçekleştirmiyor ama kötü sonuç da sağlamıyor denilecek cinsten. 




Micellari kullanmadan once Pantene aqua kullaniyodum o da yagli saclar icin guzel bir sampuan. Fakat micellar ondan bir tik daha iyi oldugunu soylemem gerek. En azindan yagi onleme konusunda.

Sonuç olarak urunu oldukca begendim. Bu fiyata bu performans oldukca iyi. Fiyat demisken: indirimden 10 tl’ye aldim. Tavsiye ederim ozellikle yagli sacliysaniz ayrica tavsiye ederim. 

Cok opuyorum. Sonra gorusmek uzere


Instagram:selinblog

5 Ocak 2018 Cuma

Golden Rose Likit Mat Rujlarım | 10,11,19,24,25

Selamlaar!

Baktığım bazı görsel eksikliklerinden ve renklerin tam olarak görünmesine yardımcı olmak adına bu yazıyı buraya bırakmak istedim. 

Golden Rose Likit mtat rujların renk skalası harika! çok fazla çeşit var gerçekten. Fakat yapılarını orta derecede beğeniyorum. Dayanıklılığı yüksek olmasına rağmen bir süre sonra dudaklar bayaaa kuruyor ve çatlak çatlak bir görüntü oluşturuyor(altına nemlendirici sürmeme rağmen)çıkan yerleri tazelemek de tabakalaştırıyor ve kötü bi görüntü oluşuyor. Bunlara rağmen ben severek kullanıyorum renkleri için değer! Tavsiyem her likit mat rujda olduğu gibi hatta buna biraz daha fazla altına bir lipbalm sürün ve böyle sabah sür akşama kadar dayansın yapmayın. he öyle durmasını istiyorsanız arada bir tamamen silip yeniden bu işlemleri yapmakta fayda var 


Golden Rose Likit Mat 19 Numara: Belki de en sevdiğim budur! normalde pembe rujları hiiç sevmesem de bunun için tam pembe diyemeyeceğim. Kırmızı sürmekten korkanlar için bence çook ideal. Golden rose mağazasında renkleri karıştırırken çalışan tarafından önerilmişti ben genelde bu önerileri asla dinlemem bloglardan instalardan görüp beğendiklerimi alırım fakat mağazada denediğimde hoşuma gider gibi oldu. Ben de bi denemek gerek diyerek kaptım. İyi ki kapmışım!



Golden Rose Likit Mat Ruj 24 Numara: bu yazıyı hazırlamama neden olan renktir kendisi. Eveshopun aşırı indirimli bir döneminde bu rujlar 10 tl'ye inince dayanamayıp bir sürü almak istedim. Fakat o küçücük ruj görselleriyle renkleri anlamak nerdeyse imkansızdı ben de tamamen rastgele birkaç renk aldım. Bu da onlardan biridir. Ve ben sevdim açıkcası. morumsu grimsi bir ton. Dudaktan dudağa farklılık göstermeye oldukça müsait. Pastel 20 veya 30 numara sevenler bunu da sevecektir.


Golden Rose Likit Mat 10 Numara: Serinin en popisi! haklı da tabi. Bu rengi uygun fiyatlı markalarda bulmak zor (belki de imkansız) Ben de bu populerliğe yenik düşerek aldım tabii. Sevmiyorum diyemem değişik şeyleri severim daima fakat kendime yakıştıramıyorum 1-2 kere kullanabildim sadece. Ama esmerlere çook yakıştırıyorum. Değişiklikleri sevenler mutlaka almalı.




Golden Rose Likit Mat 11 numara: bu da popülerliğini eline almış renklerinden. tam bir tatlış. AMA NEDEN SİMLİSİN!? (sanıyorum ki) serinin tek simli rengi. ilk sürüldüğünde simler çok göze batmıyor fakat zamanla dudaklar iyice kuruyup nemini kaybettiğinde..... rengi koyu, kahverengi göz makyajlarına çok yakışıyor. Ne kadar laf etsem de ben sık sık kullanıyorum açıkcası. tüm gün kalmaması şartıyla.




Golden Rose Likit Mat 25 numara: değişiklik seven ruhumun ortaya çıktığı bir diğer renk. İlk çıktığında O BENİM OLMALI diye haykırdığımı ve indirimde hemen kaptığımı hatırlıyorum. öncelikle gerçekten güzel fakat çok az kullanabildim kendisini ama bu sevmeme engel midir? Asla. 



Ve rujların sonuna geldik. Öpüyorum.